Kış mevsiminin vazgeçilmez meyvesi portakal, içeriğinde bulunan yüksek C vitamini oranıyla en faydalı meyveler ortasında bulunuyor. Narenciye çeşidi olan ve turunçgiller ailesinden gelen portakal, taze meyve olarak tüketiminin yanı sıra; taze sıkılmış suyu ve kurutulmuş haliyle de günlük beslenmede değerli bir yer tutuyor.
Kış mevsiminin vazgeçilmez meyvesi portakal, içeriğinde bulunan yüksek C vitamini oranıyla en faydalı meyveler ortasında bulunuyor. Narenciye tipi olan ve turunçgiller ailesinden gelen portakal, taze meyve olarak tüketiminin yanı sıra; taze sıkılmış suyu ve kurutulmuş haliyle de günlük beslenmede pahalı bir yer tutuyor. Bireylerin günde 1-2 adet portakal yemesi C vitaminin alınması için kâfi olurken, bu meyvenin tüketimi bireylerde hücre hasarını önleme, bağışıklık sistemini destekleme ve göz sıhhatini koruma üzere yararlar sağlıyor. Asitli bir meyve olan portakalı özellikle gastrit, reflü, ülser üzere şikayeti olan hastaların sonlu tüketmesi, bir yaş altı bebeklere de verilmemesi gerekiyor. Memorial Ankara Hastanesi Beslenme ve Diyet Bölümü’nden Dyt. Ceyda Işık Kınay, portakalın faydaları ile ilgili bilgi verdi.
C vitamini kaynağı
C vitamini ve antioksidanlardan varlıklı bir narenciye tipi olan portakal en çok ABD, Meksika ve Çin’de üretilirken, Alanya ve Finike portakalı sırf ülkemizde yetiştirilmektedir. Tatlı ve ekşi pek çok farklı çeşidi bulunan portakal, taze meyve olarak tüketilmesinin yanı sıra, taze sıkılmış suyu ve kurutulmuş haliyle de günlük beslenmede değerli bir yer tutmaktadır. Bir orta uzunluk portakal yetişkin bir bireyin günlük C vitamini muhtaçlığını karşılamak için kâfi gelirken; A vitamini, folik asit ve diyet lifi kaynağı olan portakalın faydaları şu halde sıralanabilir:
- İçerdiği C vitamini sayesinde hücre hasarını maniler ve kansere neden olan özgür radikaller ile savaşır.
- Bağışıklık sistemini destekler ve mikroorganizmalara karşı korur.
- Yaşa bağlı makula dejenerasyonunu yavaşlatarak göz sıhhatini destekler.
- Demir emilimini artırarak anemiyi güzelleştirmeye yardımcı olur.
- C vitamini tansiyon hormonu olan kortizolü baskılayarak kan basıncının düzenlenmesine destek olur.
- Diyabet, kalp ve damar hastalıkları, artrit ve Alzheimer üzere hastalıklarda inflamasyonu azaltmayı sağlar.
- İçeriğindeki folik asit özellikle hamilelerde folik asit alımını destekleyerek doğumsal defektleri önlemeye yardımcı olur.
- İçeriğindeki sitrat, böbreklerde kalsiyum birikimini önleyerek taş oluşumunun önüne geçebilir.
- Portakal yağı birtakım bakteri ve mantar çeşitlerinin üremesini durdurmaya destek olup, tansiyon düzeyini azaltarak anksiyete ve depresyonun azaltılmasına yardımcı olur.
- Kabuğu ile birlikte kurutulmuş portakal düzgün bir diyet lifi kaynağıdır. Bu nedenle bağırsak hareketlerinin düzenlenmesine ve kabızlığın önlenmesine yardımcı olurken; sindirim sistemi sıhhatini da destekler.
Portakal içeriğindeki asit sindirim sistemi rahatsızlıklarına neden olabilir
Bu kadar çok faydası olan portakalın asitli bir meyve olması kimi bireylerde kasvetlere yol açabilmektedir. Özellikle gastrit, reflü veya ülser üzere sindirim sistemi rahatsızlığı olan bireylerde mide yanması, şişkinlik veya gaz üzere şikayetlere neden olabilmekte, kumarin kümesi kan sulandırıcı ilaç kullanan şahısların ise günlük portakal tüketimini bir adet ile sonlandırması gerekmektedir. Ayrıyeten diyabet veyahut insülin direnci olan bireylerin daha uygun bir kan şekeri kontrolü sağlayabilmek ismine portakalı ara öğünlerinde; yanına kavrulmamış kuruyemiş veya süt, yoğurt üzere bir protein kaynağı ile birlikte tüketmesi ve porsiyon kontrolüne itina göstermesi önerilmektedir.
Yüksek tansiyon ve kolesterolü olanlara portakal suyu önerilmiyor
Yüksek tansiyon tedavisinde kullanılan beta bloker kümesine giren celiprolol içeren ilaçları kullanan şahıslar yüksek ölçüde portakal suyu tüketiminden kaçınmalıdır. Çünkü yüksek ölçüde portakal suyu tüketimi vücutta celiprolol düzeyini arttırabilmektedir. Tekrar yüksek kolesterolü olan bireylerin kullandığı pravastatin portakal suyu ile etkileşime girebilmektedir. Ayrıyeten ürtiker üzere alerjik semptomların tedavisinde kullanılan ve etken hususu fexofenadin olan ilaçlar da portakal suyu ile etkileşim gösterebilmektedir. Portakal suyunun kandaki düzeyini yükselttiği ilaçlardan birisi de parazit tedavisinde kullanılmaktadır. İlaç kullanımı esnasında portakal suyu tüketim ölçüsüne dikkat etmek yarar sağlamaktadır. Bununla birlikte alerji oluşturma sebebiyle bir yaşından önce bebeklere portakal ve portakal suyu verilmemesi önerilmektedir.
YORUMLAR